Metin Koç yazdı: "Sosyal Konutlar, Sosyal Tabutlar olmasın!"

Metin Koç yazdı: "Sosyal Konutlar, Sosyal Tabutlar olmasın!"
Elazığ’da meydana gelen ve onlarca vatandaşımızın hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan 6.8 büyüklüğündeki yıkıcı deprem, Türkiye’deki deprem gerçeğini bir kez daha tokat gibi suratımıza vurdu.Metin KOÇ | Çanakkale YorumTürkiye’nin coğrafi konumu itibariyle deprem ülkesi olduğu su götürmez bir gerçek. Özellikle son dönemde İstanbul’dan tutun Manisa’ya, Ankara’dan tutun da Elazığ’a kadar Anadolu’nun birçok coğrafyası beşik gibi sallanıyor. Üstelik ülkemizdeki binaların yetersizliği göz önünde bulundurulduğunda, yabana atılacak depremler de değil bunlar.EN ÇOK BİZİM HAZIR OLMAMIZ GEREKMEZ Mİ?Anadolu coğrafyası tarih boyunca birçok yıkıcı depreme sahne olmuş. Çok fazla geriye gitmeye gerek yok. 17 Ağustos 1999’da Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde meydana gelen 7.4 büyüklüğündeki korkunç deprem dün gibi aklımızda. 18 bin cana mal olan yıkıcı depremde 20 binden fazla kişi yaralandı. Gölcük depreminin yaraları sarılamamış ve üzerinden henüz 3 ay geçmişken Düzce’deki 7.2’lik depremde 710 canımızı yitirdik. 2011 yılında Van önce 7.2, ardından 5.6 ile sallandı. 644 kişi yaşamını yitirdi. İkisi batıda, ikisi doğuda yaşanan yıkıcı depremlerde on binlerce canımızı yitirmişiz, ikisinin üzerinden 21 yıl, diğer ikisinin üzerinden de 9 yıl geçmiş. Hal böyle olunca insan sormadan edemiyor, bunca acı tecrübe ve geçen onca yılın ardından deprem gerçeğine en çok bizim hazır olmamız gerekmez mi? En çok önlemi bizim almamız gerekmez mi? Üstelik büyük İstanbul depreminin adım adım yaklaştığı tüm uzmanlarca, deyim yerindeyse bas bas bağırılıyorken!..SOSYAL KONUTLAR, SOSYAL TABUTLAR OLMASIN!Deprem ve kentsel dönüşüm konuları gündeme geldiğinde Çanakkale’de ilk akla gelen yer, İsmetpaşa Mahallesinde bulunan Sosyal Konutlar. Kaderine terk edilen eski binalar adeta dökülüyor. Sosyal Konutlarda yapılacak kentsel dönüşüm çalışmaları, seçim dönemlerinde verilen vaatler ile kısır tartışmalardan öteye gitmiyor. Olası büyük bir depremde Çanakkale şehir merkezinde ilk yıkılacak yerin Sosyal Konutlar olacağı çok açık. Hal böyleyken ve Türkiye son dönemde doğusundan batısına beşik gibi sallanıyorken yetkililer harekete geçmek için neyi bekliyor?Hatırlarsınız, İstanbul’un Silivri ilçesinde geçtiğimiz Eylül ayında meydana gelen ve Çanakkale’de de büyük paniğe yol açan 5.7 büyüklüğündeki deprem, dönemin AK Parti İl Başkanı Gültekin Yıldız ile CHP İl Başkanı İsmet Güneşhan’ı karşı karşıya getirmişti.Yıldız, Sosyal Konutlardaki kentsel dönüşüm projesinin 2013 yılından beri devam etmesine rağmen neden bir arpa boyu yol alınamadığını sormuş; Güneşhan ise Çanakkale’deki olası bir deprem durumunda Sosyal Konutların etkilenmemesi için gerekli her türlü tedbir ve önlemin alındığı cevabını vermişti.Merak ediyorum, Sosyal Konutlarda alınan ‘her türlü tedbir ve önlemi’ göremeyen sadece ben miyim? Siz insanlarla dalga mı geçiyorsunuz Allah aşkına?Bölgede meydana gelen son depremler ortada, uzman görüşleri ortada, binaların yetersizliği ortada, deprem esnasında kaçıncı katta oturduğuna bakmaksızın camdan atlayan insanlar göz önünde bulundurulduğunda vatandaşlara deprem bilincinin yeterince aşılanamadığı ortada.Ölenlere rahmet, yaralılara şifa dilemek kolay… Önemli olan topu sürekli birbirine atma huyunu ve siyaset kavgasını bırakıp icraat göstermek. Yetkililerimiz böylelikle hem ölüm ve yaralanmaların önüne geçer, hem de bol bol ‘rahmet ve şifa’ dilemekten kurtulur.Netice itibariyle Çanakkale’nin önceliği, dile gelse bas bas “yıkılacağım” diye bağıracak olan Sosyal Konutlardaki kentsel dönüşüm projesini bir an önce nihayete kavuşturmak olmalı. Zira günü geldiğinde Sosyal Konutlardan, Sosyal Tabutlar olarak bahsetme ihtimalimiz azımsanamayacak kadar yüksek!
Yorum Yazın