Çanakkale Belediyesi'ne açık çağrımdır: 17 UC 721 plakalı aracı kullanan personelinizden şikayetçiyim!

Mesleğim gereği şu memleketten 11 sene ayrı kaldım. Bir şeyler de değişsin, bir şeyler de düzelsin. İnsanlar karşısındakiyle hangi üslupla konuşacağını öğrensin. Biz mi fazla incelik bekliyoruz, yoksa normal olan bu mu inanın ben de şaşırıyorum artık.Lafı hiç fazla uzatmayacağım... Böyle bir konu hakkında yazmaktan üzüntü duyuyorum ancak dile getirmezsem olmaz. Olmaz çünkü herkes, görevi ne olursa olsun, karşısındakiyle nasıl konuşması gerektiğini bilecek!Bu sabah saat 10.45'te aracımı otoparka bırakmak için köprü altında bulunan belediyenin ücretsiz otoparkına girdim. Otoparkın, deniz istikametindeki kısmı dolu olduğu için, nispeten daha boş ve geniş olan pazar yeri istikametine geçecektim. Ancak buraya gitmem için sola dönmem gerekiyordu. Sol taraf ise çalışır vaziyetteki ve bir araç dolayısıyla kapalıydı. Bu arada geri de gidemiyordum. Çünkü hem arkamda hem de önümde belediyeye ait pikap türü hizmet araçları vardı. Önümdekiyle birlikte mecburen sağa döndüm. Aklımda, ileriden geri dönüp, pazar yerine geçmek vardı. Sağ istikamete devam ettim. Yolun sonunda geri dönüş yoktu ve oradabulunan otopark belediye hizmet araçlarına aitti. Otomatik kapıdan geçip, önümdeki ve arkamdaki iki belediye aracıyla otoparka girdik.Buraya kadar her şey normal... Aracımla geri dönmek için hemen otoparkın çıkışına yöneldim. Ancak otomatik kapı kapalıydı ve açılmıyordu. 17 UC 721 plakalı (önümden otoparka giren araç) belediye hizmet aracından inen mavi gömlekli beyaz saçlı belediye personeline; az önce sola dönemediğim için mecburen bu istikametten geldiğimi, otoparktan çıkmak için kapıyı açıp açamayacağını sordum. Söylene söylene, kumandayı almak için arabanın kapısını açtı. Yok sağa çekip bekleseydin, yok kapının yanına çekip bekleseydin. Sadece tek arabanın sığdığı bir yolda önüm ve arkam doluyken sağa çekmenin mümkün olmadığını, aracımın zaten şu an itibariyle otopark çıkışında bulunduğunu söyledim. Bu arada nasıl soru bu yahu? Aracım zaten çıkışta bekliyor. Seni 10 kilometre yoldan geri getirmedim yan yanayız! Kaldı ki amacım zaten bir an önce oradan çıkıp gitmek! Yapacağın tek iş, dibinde bulunan arabadaki kumandaya basıp kapıyı açmak. O hala söyleniyor, ben hala anlatıyorum!Sonra ne mi yaptı? Bana 'emreder gibi konuşamazsın' deyip, çekti gitti! (Emir mi? Sana dakikalardır, tekrar tekrar aynı açıklamayı yapıyorum? Ne emri?) Araç otoparkta kilitli kaldı! Ben de arkasından, şikayetçi olmak için belediye ek hizmet binasına (balık hali yanındaki) gittim. Kapıdaki güvenlik görevlisi yaşananlara tanık olmuş. Sağ olsun yardımcı oldu. Yapması gereken 1 saniyelik işi yaptı ve kumandanın düğmesine basıp otoparkın otomatik kapısını açtı!Yahu hepi topu 1 saniyelik işten bahsediyoruz be adam! Resmi otopark meraklısı değilim. Geri dönmek için mecburen girdim! 10 kere anlattım, 100 kere söylendin!Çanakkale Belediyesine açık çağrımdır, bu personeliniz her kim ise (zira kapıdaki güvenlik görevlisi tamamen iyi niyetinden ismini vermedi. Ben de daha fazla delirmemek için çekip gittim) ŞİKAYETÇİYİM!Vatandaş için 1 saniye düğmeye basmaktan üşenen adamdan değil belediye personeli, insan da olmaz!Hizmetmiş, her şey güzel olacakmış... Böyle mi her şey güzel olacak? Bırakın İstanbul'u, önce sorumlu olduğunuz şehre, Çanakkale'ye bakın!Metin KOÇ / Çanakkale Yorum