Başkan Makas'ın 28 Şubat mesajı

Başkan Makas, 28 Şubat mesajında şu ifadelere yer verdi:

"Türkiye'mizin siyasi tarihinde kara bir leke olarak yerini alan 28 Şubat süreci; aziz milletimize yaşatılan haksızlıklarla hafızalara kazınmış ve büyük bir hüzünle hatırladığımız bir süreç olmuştur.

Birçoğumuzun, belki de ilk defa o dönemde duyduğu irtica kelimesini argüman edinerek, emelleri menzilinde kendilerince butik bir darbe planlayanlar; maalesef devletimizin bütününe büyük zarar vermiştir. Nitekim devlet ve millet ayrılmaz bir bütündü ve bunu idrak edemeyen söz konusu zavallı zihniyet; devlet ile millet arasına mesafe koymaya çalışarak asıl irticayı bizzat kendi elleriyle yapmıştı.

Doğurduğu sonuçlarla beraber ülkemiz; enerjisini adeta yaşanmasının ve tartışılmasının dahi abesle iştigal olduğu meseleler sebebiyle birçok manada geri kalmıştır. Sadece milli gelir gerilememiş, Anadolu sermayesi zarar görmüş, darbeciler tarafından milletin 291 milyar doları çalınmış, 6 milyon insan Batı Çalışma Grubu tarafından fişlenerek ülkemiz Başbakan’a kasa atma olayı ile zihinlerimize kazınan 2001 krizine sürüklenmiştir. Dolayısı ile milletine ihanet eden bu zihniyet ve failleri; kelime anlamı "geri" olan irticayı, bizzat kendileri yaşattırmışlardır.

Kişilerin temel hak ve hürriyetlerine ayar vermeye çalışan bu utanç verici süreç; mağdurları arasında Sn. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın da bulunduğu binlerce masum vatandaşımızı, fiziksel müdahalelere maruz bırakmış, manevi prangalara mahkum etmiştir.

İnanç özgürlüğünün postallar altına alınmaya çalışıldığı süreçte; kimi kardeşimiz öğrenim hakkından, kimi kardeşimiz mesleki hayatından olmuştur. Unutmayacağız, unutturmayacağız!!!

Devletle millet arısına mesafe koymaya çalışan ve vatandaşı sınıflandırma cüretini gösteren bu küstah zihniyete en güçlü cevabı, aziz milletimiz 19 yıldır sandıkta veriyor ve vermeye devam edecektir.

28 Şubat gibi; 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül ve 15 Temmuz'ları kesinlikle unutmamalı, aziz milletimizin hangi bedelleri ödediğini iyi bilmeliyiz. Büyük devletimiz, Rabbimin de izniyle elhamdülillah artık tabiri caiz ise kendi kaderini kendisi tayin ediyor ve menziline ulaşmak adına pes etmiyor, hiç bir karanlık zihniyete iradesini teslim etmiyor. Bu gurur millet olarak bizim medeniyet yolculuğumuzdaki önemli bir motivasyon kaynağımızdır.

Kişisel hak ve özgürlükler noktasında bulunduğu en iyi noktada olan devletimiz artık bu meseleleri tabii ki tartışmıyor; bilakis, temel hak ve özgürlüklerin gelişimi ve güçlenmesi adına sivil toplum ile diyaloglar kuruyor, fikirler üretiyor ve güçlendirmek adına politikalar üretip adımlar atıyor.

Nitekim birilerini yada bazı lobileri rahatsız etse de; üretmeye, çalışmaya ve söz sahibi olmaya devam eden bir devletimiz var. Bugün konuşmamız ve üzerine çalışmamız gereken tek amaç; ülkemizin bölgemizdeki ve dünyadaki mevcudiyetidir.

Rabbim iradesinden bir an olsun geri adım atmayan aziz milletimizden ve yazgımıza sebep olabilecek tarihi adımları tereddüt dahi etmeden atmış, liderimiz dünya lideri Sn. Recep Tayyip Erdoğan'dan razı olsun.

Bu vesile ile 28 Şubat'ın failleri karşısında elif gibi dimdik durmuş, mücadele etmiş ve bizzat bedel ödemiş fakat devletine asla küsmemiş, gerek hayatta olan gerekse ahirete irtihal etmiş tüm dava adamlarına minnetlerimizi iletiyoruz."