Bülent Turan: “Pandemiye ve uluslararası krizlere rağmen Türkiye'miz büyüyor”

Çanakkale’nin Biga ilçesinde belediyenin yaptığı yatırımların açılış törenine katılan AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan önemli açıklamalarda bulundu.

Ülke ekonomisinin pandemi ve birtakım uluslararası krizlere rağmen büyümesine dikkat çeken Turan şöyle konuştu:

“Türkiye’miz pandemiye rağmen, uluslararası krizlere rağmen büyüyor, büyümek durumunda. Tarihi bir emanet taşıyoruz, o yüzden çok çalışacak bu büyümeyi sağlayacağız. Birtakım sorunlarımız yok mu? Tabii ki var, raflarda zaman zaman hak edilmeyenin çok üstünde fiyatlar, istismarlar görüyoruz. Ancak kaptanımız sağlam, bunu aşacak olan biziz. Bir rakam vermek isterim, salgın döneminde Çanakkale’de 14 bin olan iş yeri sayısı 16 bine çıktı. 146 bin olan çalışan sayımız 167 bine çıktı. Bir buçuk yılda dünyada büyük orandaki küçülmeye rağmen Çin’den sonra en çok büyüyen ülke olduk. İhracatımız son 12 ayda 200 milyar doları aştı. Uluslararası konjonktürden, salgından kaynaklı bazı sıkıntılarımız var. Ama büyük fotoğrafa baktığımızda hala büyüyen, hala bölgede iddialı olan, çok özel bir ülkeden bahsediyorum. O yüzden dünyanın krizlerine rağmen toparlanmaya, büyümeye devam edeceğiz. Bu büyümemizde bizi anlamayanlar olacak. Türkiye’nin derdini, iddiasını anlamayanlar olacak. Biz milletçe yolumuza bakacağız. Dün Güney Avrupa ülkelerinin zirvesinde Yunanistan gölgesinde bir bildiri yayımlandı. Bu bildirinin Fransa, İtalya gibi Güney Kıbrıs gibi malum ekiplerin etkisinde olduğunu gördük. Neymiş Türkiye Kıbrıs’ta, Doğu Akdeniz’de haklarını kollayamazmış, koruyamazmış. Artık alıştığınız Türkiye yok. Artık zincirlerini kıran bir Türkiye var. Artık yüz yıllık oyunları bozan bir Türkiye var. Bu bildiri Türkiye için yok hükmündedir. Bu bildiri sonsuza kadar Türkiye’nin zayıf, güçsüz kalmasını isteyenlerin mahcup olacağı bir bildiridir. 84 milyonun emaneti, Yunanistan’ın kaprisinden daha kıymetlidir. 84 milyonun emaneti, Fransa’nın işgüzarlığından daha kıymetlidir. 84 milyonun emaneti, Güney Kıbrıs’ın haksız söylemlerinden daha kıymetlidir. AB savunduğu değerleri kağıt üzerinde bırakmamalı artık. AB hukuka, adalete, diyaloğa, karşılıklı menfaate uygun adımlar atmak zorunda. Yoksa Türkiyesiz yol yürümek, çözüm konuşmak beyhude bir çabadır. Boşa kürek çekmektir.”