Ceza alanlardan bahsetmedi, FETÖ’yü adres gösterdi: “Alçakça bir kumpas kurmaya çalıştılar”

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Ceza alanlardan bahsetmedi, FETÖ’yü adres gösterdi: “Alçakça bir kumpas kurmaya çalıştılar”
Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, kendisiyle birlikte 31 sanığın beraat etmesi, 3 sanığın ise hapis cezası almasıyla sonuçlanan akaryakıt davasına ilişkin yaptığı açıklamada FETÖ’yü suçladı. Başkan Gökhan'ın düzenlediği basın toplantısında, denetimlerinden sorumlu olduğu ve zimmet ile görevi kötüye kullanma suçlarından 8 ila 16 yıl arasında hapis cezası dönemin Çanakkale S.S. 18 No'lu Şehir İçi Minibüsçüleri Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Hasan Ateş ile kooperatif yöneticileri Bali Günay ve Fettan Acar’dan bahsetmemesi ise dikkat çekti.

Çanakkale’de S.S. 18 No'lu Şehir İçi Minibüsçüleri Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi akaryakıt davasında karar duruşması dün gerçekleştirilmişti. Aralarında Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ın da yer aldığı 34 sanıktan 31'inin beraatına karar verilirken, 3 sanığa ise farklı oranlarda hapis cezası verilmişti.

8 yıldır süren dava neticesinde; Dönemin Çanakkale S.S. 18 No'lu Şehir İçi Minibüsçüleri Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Hasan Ateş zimmet ve görevi kötüye kullanma suçlarından 9 yıl 10 ay, kooperatif yöneticilerinden Bali Günay zimmet suçundan 16 yıl 3 ay, Fettan Acar ise zimmet suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezası almıştı.

KAMERALARIN KARŞISINA GEÇTİ

İddianamede; Kooperatifin denetiminden sorumlu olan Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, çıkar amaçlı suç örgütü kurmak, yönetmek ve irtikap iddiasıyla suçlanmıştı.

Başkan Gökhan, hakkında beraat kararı verilmesinin ardından CHP İl Başkanlığı binasında bugün kameraların karşısına geçti.

“SUSMA HAKKIMI KULLANDIM”

Dava süresinde adaletin tecelli edeceğine ve suçsuzluğuna olan inancıyla susma hakkını kullandığını belirten Başkan Gökhan şöyle konuştu:

“Ekim 2008’den bu yana Çanakkale gündemini meşgul eden bir hukuki sürecin dün karar duruşması gerçekleşti. Yani yaklaşık 13 yıldır bu dava devam etmekteydi. Bu davanın geçmiş süreçleri iki kere İstanbul’a özel mahkemeye gitti. Yani bir terör örgütü kurma ve yönetme suçlaması vardı hakkımda. Bununla ilgili İstanbul’a iki kere özel mahkemeye gitti. Ama ikisinde de ortada böyle bir suçun olmadığına yönelik karar alındı. Daha sonra bu, uyuşmazlık mahkemesi olarak yargıtaya gitti ve yargıtay bu davanın Çanakkale’de görülmesi gerektiğine karar verdi. Dolayısıyla 13 yıllık sürecin içerisinde bunlar da var. Tabii bu yıl 13 yıllık dava konusu hukuki bir süreçti. Adaletin tecelli edeceğine ve suçsuzluğuma olan inancımla bu zamana kadar susma hakkımı kullandım. Bu konuyla ilgili 13 yıl boyunca hakkımda yapılan haksız suçlamalara ve eleştirilere karşı susma hakkımı kullandım. Sonuçta çünkü bu bir kendimi cübbesinin hakkını veren, hiçbir gücün değil, yalnızca adaletin önünde eğilen hukukçulara ve bu dava süreci boyunca üç seçim geçirdiğim Çanakkale halkına teslim ettim. Hep bu anlayışla davrandım ve bu davanın sonucunu sabırla bekledim. Çünkü ticari ahlakımdan zerre kuşkum yoktu. Yani ben 78 yıllık ticari geçmişi olan bir firmanın son yöneticisiyim. Akaryakıt ticareti yapıyorum. Dolayısıyla kamuoyunun beni gayet iyi tanıdığını, firmamızı gayet iyi tanıdığını biliyorum.”

“ALÇAKÇA BİR KUMPAS KURMAYA ÇALIŞTILAR”

Söz konusu davada kendisi hakkındaki ilk iddianameyi hazırlayan savcı ve emniyet görevlisinin FETÖ’cü çıktıklarına vurgu yapan Başkan Gökhan, “2002 yılından bu yana sürdürdüğüm belediye başkanlığı görevini kötüye kullandığım iftiralarıyla özel işimle, belediye başkanlığı görevim arasında alçakça bir kumpas kurmaya çalıştılar” dedi.

Başkan Gökhan açıklamasına şu sözlerle devam etti:

“Ama kuşkum olan bir şey vardı. O da o dönemin, yani bundan 13 yıl önceki dönemin siyasi atmosferi ve devletin tüm kurumlarına çöreklenmiş olan FETÖ’ydü. Çünkü FETÖ kumpasları, bu ülkenin kurumlarını, yeri doldurulmaz değerlerini, hayatını ülkemizin yükselişine ve ilerlemesine adamış nice aydını ezip öğütmekteydi. Burada aynı dosyanın içinde yine beni özellikle ilişkilendirmek isteyen de emniyetin ve adaletin içerisinde yuvalanmış, FETÖ’nün tedrisatından geçmiş sözüm ona devlet görevlileriydi. Bu davanın ilk başlangıcında, bunun KOM müdürüyle başlayan hatta Ticaret Bakanlığı müfettişlerinden başlayan, KOM müdürüyle devam eden, o zamanki soruşturma savcısı Hakan isimli savcıyla devam eden, ağır ceza reisi Ramazan ile devam eden bunların, şu anda adını saydıklarımın hepsi şu an itibariyle ya cezaevinde ya kaçak vaziyette. Hepsi FETÖ’den yakalanmış veya hakkında soruşturma açılmış kimlikler. Dolayısıyla dosyanın başlangıç süreci bu. Daha sonra FETÖ süreci bitti. Onlar gittikten sonra normal adliyede ağır ceza mahkemesinin önüne geldi. Daha doğrusu hakimler ve mahkeme savcıları FETÖ’nün dışındaki isimler oldu. Burada, 2002 yılından bu yana sürdürdüğüm belediye başkanlığı görevini kötüye kullandığım iftiralarıyla özel işimle, belediye başkanlığı görevim arasında alçakça bir kumpas kurmaya çalıştılar. Halbuki benim ticaret yapmama yasağım sadece belediyeyle ilgilidir. Yani ben belediye başkanı olarak sadece belediye ile ticaret yapamam. Onun dışında benim ticaret yapma yasağım yok. Ben de eğer belediye otobüslerine ve belediyenin ilgili diğer kurumlarına mal satsaydım elbette suç olurdu. Ama ben burada, bugün yok olan ama dün itibariyle şahsıma yaftalanmak istenmiş tüm ağır suçlardan yani KOM müdürü, savcısı, hakimi olmak üzere hepsi bizi FETÖ kumpası içerisinde suçlayan insanlar bugün yok ama ben de dün itibariyle şahsıma yaftalanmak istenmiş tüm ağır suçlardan, iftiralardan beraat etmiş olarak bugün başı dik, alnı ak olarak yine kamuoyunun karşısındayım. Ama o insanlardan kimi kaçak, kimi hapiste veya ortalıkta yoklar.”

Başkan Gökhan açıklamasını, “Dolayısıyla bu süreçte, yaşamım boyunca korumaya ant içtiğim doğruluk ve dürüstlükten, hukukun üstünlüğüne, adaletin mutlaka yerini bulacağına inancımdan hiç sapmadım. Bu değerlere olan inancımı daima dik tutan, diri turan, benimle bir hukuk mücadelesinde dimdik duran aileme, hukukçu dostlarıma, siyasi yoldaşlarıma, çalışma arkadaşlarıma, hukukun vereceği kararı bekleyip algı yönetimine soyunmayan vicdanlı ve sorumlu gazetecilere ve benden şüphe etmeyen Çanakkale halkına çok teşekkür ediyorum” sözleriyle sonlandırdı.

CEZA ALANLARDAN BAHSETMEDİ

Başkan Gökhan’ın dün itibariyle sonuçlanan akaryakıt yolsuzluğu davasına ilişkin açıklamasında, zimmet ve görevi kötüye kullanma suçlamalarından 8 ila 16 yıl arasında hapis cezası alan ve denetlenmelerinden sorumlu olduğu dönemin Çanakkale S.S. 18 No'lu Şehir İçi Minibüsçüleri Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Hasan Ateş ile kooperatif yöneticileri Bali Günay ve Fettan Acar’dan bahsetmemesi ise dikkat çekti.


Vali Aktaş, Moldova Büyükelçisini ağırladıÖnceki Haber

Vali Aktaş, Moldova Büyükelçisini ağırla...

Bülent Turan: “Türkiye birincisi olan Çanakkale Teknopark göğsümüzü kabartmaya devam ediyor”Sonraki Haber

Bülent Turan: “Türkiye birincisi olan Ça...

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!