Jülide İskenderoğlu: “Mehmet Akif’i anlamak, Çanakkale’de yazılan destanı anlamaktır”

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Jülide İskenderoğlu: “Mehmet Akif’i anlamak, Çanakkale’de yazılan destanı anlamaktır”
AK Parti Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu, Milli şair Mehmet Akif Ersoy’un vefatının yıl dönümü dolayısıyla Bayramiç ilçesinde düzenlenen törene katıldı. İskenderoğlu, “Milli şairimiz, hemşehrimiz Mehmet Akif Ersoy’u, ebediyen rahmetle anacağız ve unutulmasına asla izin vermeyeceğiz. Çünkü Mehmet Âkif’i anlamak; Türkiye’nin bağımsızlık tarihini, bağımsızlık mücadelesini, Çanakkale’de yazılan destanı anlamaktır” dedi.

27 Aralık 1936’da hayata gözlerini yuman İstiklal şairi Mehmet Akif Ersoy, vefatının 85. yıl dönümünde, Bayramiç’teki evinin önünde düzenlenen törenle anıldı.

Törende bir konuşma yapan AK Parti Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu, “Bir dava adamı, bir hatip, bir Milletvekili, Milli şair aynı zamanda, üstüne basa basa gururla hemşehrimiz dediğimiz bir değerimiz Mehmet Akif Ersoy. İstiklal marşı, Çanakkale Şehitlerine şiiri ve diğerlerinde, yaşadığı yoğun duyguları yazıya, mısralara dökmeyi başardığı gibi, konuşmalarında da bu duyguları karşısındakilere aktarmayı başarmış, Milli mücadele döneminde vatandaşların desteğini alma konusunda önemli rol oynamıştır. Elbette bu sadece sözle, yazıyla, şiirle olacak bir şey değil; Mehmet Âkif’in, ömrü boyunca erdemli, şahsiyetli, vakarlı ve dik duruşun nasıl hayatına yansıdığını hepimizin bilmesi, öğrenmesi gerekiyor. Bunun için de elimizden gelenin daha fazlasını yapmamız gerekiyor” dedi.

Mehmet Akif Ersoy’un adının Bayramiç’te ve Çanakkale’de çeşitli yatırımlarla yaşatıldığını hatırlatan İskenderoğlu, “Üstad, şiirinde;

Toprakta gezen gölgeme toprak çekilince

Günler şu heyulayı da er geç silecektir

Rahmetle anılmak; ebediyet budur amma

Sessiz yaşadım, kim beni nerden bilecektir? der;

Mehmet Akif Ersoy’un çocukluğunun geçtiği bu evin restore edilerek müze haline getirilmesi bu yüzden çok önemliydi. Grup Başkanvekilimiz Bülent Turan’ın girişim ve katkıları ile Milli Şairimiz’in çocukluk yılları ve ailesinin anlatıldığı ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın ilk kez bir belgesel film için şiir okuduğu “Âkif Belgeseli”nin hazırlanıp kültür ve sanat hayatımıza kazandırılması bu yüzden çok önemliydi. Yine Milli Şairimizin adının Devlet Hastanemizde, kütüphanemizde yaşatılıyor olması, çok kıymetli. Çok şükür ki, başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Bakanlarımız, tüm yöneticilerimiz, Mehmet Akif’in hatırasını yaşatacak her türlü yatırımı canı gönülden destekledi.

Böylelikle, şiirinde bahsettiği gibi, onu ebediyen rahmetle anacağız ama unutulmasına asla izin vermeyeceğiz. Çünkü; Mehmet Âkif’i anlamak; Türkiye’nin bağımsızlık tarihini, bağımsızlık mücadelesini, Çanakkale’de yazılan destanı anlamaktır. Mehmet Âkif Ersoy'un “Asım’ın nesli” dediği, karakterli, ahlaklı, erdemli, bilgili, kendisinde güzel ve kahramanca özellikleri barındıran modeli, aslında hepimiz arzulamalı, ulaşmak için çaba göstermeliyiz. Mehmet Akif, İstiklal marşının bazı mısralarını, Tacettin Dergahının duvarlarına tırnaklarıyla kazıyarak yazmış, ancak bütün eserlerini topladığı Safahat’ına bu eseri almamıştır. Nedeni sorulduğunda ise; “İstiklal Marşı’nı milletime hediye ettim. O milletindir, benimle alakası kesilmiştir. Zaten o milletin öz malı ve eseridir. Ben yalnız gördüğümü yazdım” cevabını vermiştir. Hakikat uğruna hayatını adayan, ülke, millet ve bayrak sevdasıyla tüm nesillere ilham kaynağı olan büyük şair, fikir adamı Çanakkaleli hemşerimiz Mehmet Âkif Ersoy’u vefatının 85. yılında rahmetle ve minnetle anıyorum. Mekânı cennet, ruhu şad olsun. Biz, Mehmet Akif’in eserlerine, fikirlerine, davasına, onun bize bıraktığı Vatan ve millet sevdasına öyle sıkı bağlanalım ki; Allah bir daha bu millete İstiklal Marşı yazdırmasın” diye konuştu.


Yılbaşı hindileri el yakıyor!Önceki Haber

Yılbaşı hindileri el yakıyor!

Bu işte bir terslik var: Troypark büyüyor, ATM’ler gidiyor!Sonraki Haber

Bu işte bir terslik var: Troypark büyüyo...

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!