Şahin Aygül’den, ‘Cübbeli’ye İmam Hatip tepkisi!
Çanakkale Diyanet-Sen Çanakkale Şube Başkanı Şahin Aygül, katıldığı bir televizyon programında, “Çocuklarınızı İmam Hatiplere” göndermeyin açıklamasında bulunan ve kamuoyunda ‘Cübbeli Ahmet’ olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’ye tepki gösterdi.
Başkan Aygül, konuya ilişkin “İçerden ve dışardan İmam Hatiplere vurmak” başlığıyla yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“22 Eylül akşamı bir televizyon kanalında ne hikmet ise imam hatipler konuşuldu yine. Şu an mihraplarda görev yapan ve emekli olan binlerce hocamız bu okullarda yetişti. Ve çok şükür çok sayıda öğrencimiz okumaya devam ediyor. Cübbeli ismiyle maruf zatın televizyonda söyledikleri ne hikmet ise bir başka ismin söylediklerini çağrıştırdı. Ocak 1994 yılında gazeteci Yalçın Doğan’ın programında terörist başı Fetö’nün İmam Hatipler hakkında söylediğine bakınız. Benzer şeyleri bugün Cübbeli Ahmet ismiyle maruf zat söylüyor. Ne çekti bu okullar!
Deizmden ateistliğe kadar birçok konularda itham edildiler. Eksik ve kusurlarını söylediler. Bu okullarda okuyan çocukların namaz kılmadıklarından dem vurdular. Oysa namaz tüm Müslümanların yapması gereken farz bir ibadettir.
İmam Hatiplere giden çocukların bu okullara gitmelerini engellemek, halen okuyanları da soğutmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Ama boşuna uğraşıyorlar. Bu okullara millet sahip çıkmıştır. İmam Hatip Ortaokul ve İmam Hatip Liseleri hakkında toplumun bilmesi için;
1- İmam hatip Liseleri bir ihtiyaçtan doğmuştur.
2- Bu okullarda meslek dersleri ( Kur’an-ı Kerim, Tefsir, Hadis …vs) yanında Matematik , Coğrafya, Türkçe ve daha bir çok ders okutulmaktadır. Yani bu okullarda okumak daha fazla emek gerektiriyor ve sanıldığı gibi kolay değildir.
3- Zaman içinde ihtiyaca binaen programında değişiklikler ve yenilikler olmuştur.
4- Okulların neredeyse tamamı toplumun kendi imkanları ve hayır severler tarafından yapılmıştır.
5- Okullar Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ve mevzuat dahilinde denetlenmektedir.
6- Okullarda her siyasi düşünceden öğretmenler görev yapma imkanı vardır ve yapmaktadır.
7- Genel bilgi ve kabullere aykırı görüşleri olan öğretmenler olabilir.
8- Ama müfredat açıktır. Hangi konuların işlendiği veya işleneceği bellidir. Ve bu çalışmalar sorumlu ve ehliyetli komisyonlar tarafından yürütülmektedir.
9- Klasik metinleri okumak önemlidir. Anlamak daha da önemlidir. Ama daha da önemlisi ve gerekli olan ise zamanı bilmek ve anlamaktır.
10- Bu okullarda okuyanlarda her insan gibi hata yapabilir. İbadetlerini aksatabilir yada yapmaya bilir. Bir Müslümana düşen kardeşinde / kardeşlerinde hata ve eksiklik varsa onu Müslümana yaraşır bir dille düzeltmesidir.
SONUÇ: İmam Hatip Okullarından mezun olanlar olarak aldığımız eğitim gereği AKILLARIMIZI KİRAYA VERMEDİK. Dinin sabiteleri konusunda hiçbirimizin şüphesi yoktur. Bizim için bilginin kaynakları bellidir. Bütün akaid kitaplarında ortak bir görüş vardır ki: Rüya ve ilham bilgi kaynağı değildir. Allah’ın verdiği akıl nimetinin hesabını vermek için öğrendiklerimizi sorduk. Eksik aramak, karşıdakini yenmek veya mahcup etmek için değil, doğruyu öğrenmek, hesabımızı vermek için sorduk ve her zamanda öğrenmek için soracağız. Çünkü Kur’an akıl etmeyi, düşünmeyi ve tefekkür etmeyi öğretiyor. Bu ve benzeri çıkışlar ile anlıyoruz ki bu okullar birilerinin müşterilerini azaltıyor. Ve daha acısı 28 Şubatın zor günlerinde bu okulları bitirmek isteyenlerle aynı safta yer alıyorlar. İmam Hatip ve İlahiyatlar toplumda büyük bir ihtiyacı karşılamaktadır. Toplumun din ile barışık olmasında öncü rol oynamışlardır. İnsanların dine tutunmalarını sağlamışlardır. Ve hiçbir çıkar grubunun lehine de çalışmamışlardır. O zaman bu okullara öğrenci olmak, olmadı bu okulların gönüllüsü olmak en iyi cevaptır.”
Yorum Yazın