Selçuk Semizoğlu: “Alelacele alınmış kararların; üretime, ekonomiye hiçbir yararı olmadığını düşünüyorum”
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Selçuk Semizoğlu, iş dünyasının sahadaki realitesini yaşayıp görmeden alınan kararların olumsuz etkilerini hep birlikte yaşadıklarına dikkat çekerek, “Alelacele alınmış kararların; üretime, ekonomiye hiçbir yararı olmadığını düşünüyorum” dedi.
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası’nın yeni dönem ilk olağan Meclis Toplantısı ÇTSO Kongre ve Fuar Merkezi’nde yapıldı.
Kasım ayı olağan Meclis açılış konuşmasını yapan Meclis Başkan Yardımcısı Şerif Mutlu; “Sayın Meclis üyeleri, değerli basın mensupları, Osman Bey’in gripal bir rahatsızlığı haberi akşam gelince yeni dönemin ilk toplantısına başkanlık yapmak bana nasip oldu. Kendisine geçmiş olsun diyor, acil şifalar diliyorum” dedi.
Odaya ve Çanakkale’ye yakışr bir seçim geçirdiklerinin altını çizen Mutlu, “Öncelikle bu yeni dönemin hepimiz için hayırlı olmasını diliyorum. Bir önceki dönemde olduğu gibi aynı gurur ve sorumluluğu yeni dönemde görev alan arkadaşların da taşıyacağına ben eminim” diye konuştu.
“2023 yılına yani Cumhuriyetimizin 100. yılına, yeni hedeflerin konduğu bir yıla gireceğiz” diyen Mutlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Küresel bazda gelişmelere bağlı olarak büyüme ve ihracat hedeflerimiz revize oldu. Beklenenin üzerindeki enflasyon, pandemi, Rusya- Ukrayna savaşı, Çin ekonomisindeki sıkıntılar küresel ekonomide de büyümeleri aşağıya çekti. Sanayi Üretim Endeksi’ndeki (SÜE) zayıflama devam ediyor. Eylül ayında SÜE aylık bazda % 1,6 gerilerken; yıllık bazda yataya yakın (%0,4 artış) seyretti. Böylelikle, üçüncü çeyrekte SÜE ikinci çeyreğe göre yüzde 4,1 daralarak, salgın dönemi haricinde 2018 son çeyreğinden beri en sert çeyreklik düşüşü kaydetti; üçüncü çeyrek yıllık artış oranı ise %2,5 oldu. Pandemi, arkasından yüksek enflasyona rağmen Türkiye ekonomisi, yılın ikinci çeyreğinde güçlü büyüme eğilimini sürdürdü ve ikinci çeyrekte yılık %7,6 büyüme kaydetti. İlk çeyrek büyüme verisi de %7,3’den %7,5’e revize edildi. Ancak hedeflenen büyüme bu değil arkadaşlar.
“ÜRETİM TOPLUMU OLMAK ZORUNDAYIZ”
Üretim olmazsa, üretim zayıflarsa ekonomi düzelmez. Ulu Önderimizin dediği gibi üretmeye mecburuz. Bu olumsuzluklara rağmen iş insanları olarak üretmeye, ticaretimizi geliştirmeye, ülkemizin 2023 hedeflerine Çanakkale’mizden en fazla katkıyı sağlamaya çalışıyoruz. Güçlü ve Büyük Türkiye’ye bizler inanıyoruz. Ülkemizin üzerinde oynanan oyunların da farkındayız. Türkiye 50 yıldır terörle mücadele ediyor. İstiklal Caddesindeki terör saldırısı ve sınırlarımızdaki saldırıları şiddetle kınıyor ve devletimizin bu oyunları bozmaya muktedir olduğuna inanıyoruz. Üreten, yerli ve milli olarak hedeflerine koşan Büyük Türkiye’mizin neferleri olarak bu topraklara borcumuzu daha çok çalışarak, üreterek hep birlikte ödeyeceğiz.”
“BU DEPREM, KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN ÖNEMİNİ BİR KEZ DAHA HATIRLATMIŞTIR”
Konuşmasına, Düzce’de meydana gelen ve çevre illerde de hissedilen 5,9 büyüklüğündeki depreme ilişkin fikirlerini paylaşarak başlayan Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Selçuk Semizoğlu, “Bu sabah Düzce'nin Gölyaka ilçesinde 5,9 büyüklüğünde meydana gelen ve çevre illerde de hissedilen deprem haberi ile uyandık. Uzmanların açıklamasına göre 700 bin ton civarında bir dinamitin patlamasına eşdeğer bir enerjinin boşaltıldığını gösteriyor. 1999 depreminden sonra yapıların % 80’inin yeni olması dolayısıyla az hasarla atlatılması, can kaybı olmaması en büyük tesellimiz. Bu deprem, deprem yönetmeliklerinin ve kentsel dönüşümün önemini bir kez daha hatırlatmıştır” dedi.
Oda seçimlerinin kesinleşmesinin ardından yönetim kurulu olarak beşinci toplantılarını yaprtıklarını belirten Semizoğlu, “İlk toplantımızda görev dağılımlarımızı yaptık, gerek komitelerimizden gerekse üyelerimizden ya da kurumlardan gelen talep ve önerilerin görevlendirilen arkadaşların süzgecinden geçerek Yönetim Kurulumuza getirilmesini sağladık. Ziyaret ve toplantılardaki temsilimiz de arkadaşlarımızın alanlarına göre görevlendirilmesi ile gerçekleştirilecek. Yaklaşık 1 aylık süreçte eksik olmasınlar birçok ziyaretçi geldi. İlgililer konularına göre ilgililerle konuşsun diye Yönetim Kurulu arkadaşlarımla ile görev dağılımı yaptık” diye konuştu.
“YENİ DÖNEMİMİZDE DE İLİMİZİN YURT İÇİNDE VE DIŞINDA TANITIMINA KATKI VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Çanakkale ekonomisine katkı sağlamanın ağırlıklı gündemlerini oluşturduğuna işaret eden Semizoğlu, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Çanakkale’mizi marka değerini artırarak tanıtmak, mevcut potansiyeli ekonomik kazanca dönüştürerek ilimiz ekonomisine katkı sağlamak ağırlıklı gündemimizi oluşturuyor. Hedef olarak belirlediğimiz Balkan Pazarında haziran ayında Sofya’da gerçekleştirdiğimiz etkinlik çok verimli oldu. Sofya’da bir workshop gerçekleştirmiştik. Özellikle turizm alanında yüz yüze görüşmeler için bir otelin salonunu kiralamıştık. Turizmci arkadaşlarımızdan aldığımız verilere göre fuardan çok daha verimli oluyor. Çanakkale’miz için gerçekten nokta atışını yapmış olduk. Önümüzdeki dönemde de inşallah aralık ayında Üsküp, ocak ayında Selanik yani Yunanistan, ocak sonu şubat gibi de yine Bükreş ya da Romanya’nın başka bir ilinde yine aynı aktiviteyi gerçekleştirmeyi planlıyoruz.”
“ODAMIZIN KURUMSAL İLETİŞİM BİRİMİ OLACAK”
ÇTSO’nun faaliyetlerini daha etkin tanıtmak ve kurumsal iletişimini güçlendirmek adına 2023 yılında Kurumsal İletişim Birimi kurmaya karar verdiklerini kaydeden Semizoğlu, “Odamız faaliyetlerini daha etkin tanıtmak ve kurumsal iletişimimizi güçlendirmek amacı ile 2023 yılında yeni bir birim kurmaya karar verdik. Odamızda artık inşallah yeni yıl ile beraber Kurumsal İletişim Birimi olacak. Odamızın faaliyetlerini anlatmak, daha interaktif olmak için bu önemliydi, bir eksiğimizdi. Geçmiş senelerde, 6 yıl önce bu vardı. Ama arkadaşımız çeşitli sebeplerden dolayı ayrılmıştı. Ocak ayı itibari ile inşallah bu birimi de kuruyoruz.
Yönetim Kurulu olarak biz 11 kişiyiz, her bir Meclis üyemizin, komite üyemizin görüşlerine, fikirlerine ihtiyacımız var. Yönetim Kurulumuzun görevi Meclis üyelerimizden, komitelerimizden ve üyelerimizden gelen önerileri hayata geçirmek için çalışmaktır. Çanakkale’yi ileriye hep beraber taşıyabiliriz arkadaşlar. Bu yüzden sizlerden gelecek proje önerilerini, fikirleri çok önemsediğimi vurgulamak istiyorum. 54 tane Meclis üyemiz var, Komite Başkanı ve Komite Üyesi arkadaşlarımızı da Meclis toplantı salonumuza davet etmek gibi bir fikrimiz var. Meclis gündemimizde var, bugün oylayacağız. Tabii ki 54 tane Meclis üyemizin oy hakkı var. Diğer arkadaşlarımız sadece fikir beyan edip, haziruna katılabiliyorlar. Ama hamdolsun ki geçen dönemde 4,5 yıla aşkın sürede zaten bizim hiçbir aldığımız karar oy çokluğu ile geçmedi. Her biri oy birliği ile geçti. Bu da kararların mantıklı olduğuna, hiçbir şeye karşı olmadığına, Çanakkale için alınmış olduğunu gösteriyor. Bu da bizim için ayrıca sevindirici bir olay diyebilirim” ifadelerini kullandı.
“İŞ DÜNYASININ DA, MEMURUN DA, EMEKLİNİN DE ORTAK GÜNDEMİ REKOR ÜZERİNE REKOR KIRAN ENFLASYON OLDU”
Semizoğlu, 2022 yılında Türkiye’nin ortak gündeminin yüksek enflasyon olduğunun altını çizerek şöyle konuştu:
“Değerli arkadaşlar, 2023 yılına sayılı günler kaldı. 2022 yılında; iş dünyasının da, memurun da, emeklinin de ortak gündemi rekor üzerine rekor kıran enflasyon oldu. Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ekim ayında aylık bazda yüzde 3,54 yıllık olarak yüzde 85,51 olarak gerçekleşti. Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) ise yıllık % 157,69, aylık %7,83 arttı. TOBB’un son Ekonomi Bültenine göre yurtiçinde en çok konuşulan konu merkezi yönetim bütçe açığı, yurt dışında ise Euro Bölgesi tüketici fiyat endeksi oldu. Merkezi yönetim bütçe açığı Ekim ayında 83,3 milyar TL ile bu yılın en yüksek seviyesine ulaştı. 2021 Ekim ayında bu rakam 17,4 milyar TL idi. Dış ticaret rakamlarımıza baktığımızda da; 2022 yılı Ocak-Ekim döneminde geçen yılın aynı dönemine göre; ihracat %15,4 oranında artarak 209 milyar 450 milyon dolar, ithalat aynı döneme oranla %39,5 oranında artarak 300 milyar 553 milyon dolar, dış ticaret hacmi ise %28,5 oranında artarak 510 milyar 3 milyon dolar olarak gerçekleşti.
“İŞ DÜNYAMIZIN SAHADAKİ REALİTESİNİ YAŞAYIP GÖRMEDEN ALINAN KARARLARIN SONUÇLARINI HEP BERABER YAŞIYORUZ”
Arkadaşlar bu bize neyi gösteriyor? Üretmemiz lazım. Üretmeden tüketirsek sonucu bu. Tabii her birimizin ayrı ayrı işleri var. Hiçbir şeyin televizyon programlarında gösterildiği gibi olmadığına her birimiz şahidiz. Kendi işimde bir örneklendirme yaparak sizinle paylaşmak istiyorum. Çünkü bu Meclislerin amacı birilerinin hoşuna gittiği şeyleri konuşmamız değil. Zaten öyle bir insan değilim kesinlikle. Geçtiğimiz 2 yıl boyunca şirket olarak araçlarımızı kiralardık. 4.950 TL araç başına ödediğimiz kirayı bu dönem biz 30.000 TL, 35.000 TL teklifler geldi. Segment de bir düşük segment. Bu çok acayip bir para, aracın fiyatına bakıyorsun yani hiçbir şekilde matematiğe sığmıyor. Satın alma yoluna gidelim dedik. Tabii araç sayısı 12 ile 14 olunca ister istemez bütçe ayırmak gerekiyor. Bu bütçe için de finans kuruluşlarına, bankalara gitmek gerekiyor. Şimdi o anlatılan İstanbul Sanayi Odası Meclisinde Sayın Merkez Bankası Başkanımızın söylediği %14 ile para alıyorsun dövize yatırıyorsun ile itham ettiği iş alemi, sanayiciler var ya Erdal Bahçıvan Başkanıma öncelikle şükranlarımı sunmak istiyorum. Çünkü layığıyla orada iş alemini temsil etmiştir, öyle bir şey olmadığını söylemişti. Biz de dedik ki kredibilitemiz var, Bankadan kredi alalım. Bizim şirketin özelinde şube yöneticisinin ifadesi şu; “Siz orman ürünleri sektöründe iştigal ediyorsunuz. Traktör alabilirsiniz, çift kabin araç alabilirsiniz. Ama otomobil gibi diğer araçlarda sizi fonlamamıza imkan yok” dedi. Arkadaşlar yarın sabah inşallah ben ekibimle Yunanistan, Makedonya ve Bulgaristan’a ürettiğim ürünün pazarlaması ve ikili görüşmeler için yola çıkacağım. Şube yöneticisine şunu sordum; “Ben yarın traktörle mi gideyim, çift kabinli araçla mı gideyim?” dedim. Bu alelacele verilmiş kararların bizim üretmemize gerçekten çok büyük engel olduğunu düşünüyorum. Bunların konuşulması gerektiğini düşünüyorum. Gelin beraber tartışalım. Biz şu anda bana göre büyük ama Türkiye’ye göre nüfus olarak küçük bir ilin Ticaret ve Sanayi Odası Meclisiyiz. Biz bunları burada konuşuyorsak bunların Ankara’da da konuşulması gerekiyor. Bu alelacele alınmış kararların üretime, ekonomiye hiçbir yararı olmadığını düşünüyorum. Buna ben kendi sektörümden örnek verdim. Her birinizi sektörü ile de ayrı ayrı örneklendirebilirim. Çünkü her birinizin sorununu da biliyorum. Ama bunların artık bizlerle istişareler yapılarak bu kararların alınması gerektiğine inanıyorum.
“BİZ VERGİMİZİ ÖDEYEMEZSEK MERKEZİ YÖNETİMİN BÜTÇE AÇIĞI KAPANMAZ, BİZ ÜRETİM YAPAMAZSAK, İHRACAT YAPAMAZSAK DIŞ TİCARET AÇIĞIMIZ KAPANMAZ”
Diğer bir konu da asgari ücret üzerindeki yükün ve 2023 yılında beklenen EYT düzenlemeleriyle iş dünyasının üzerine hazırlıksız gelecek maliyet yüklerinin bir şekilde alınması gerekiyor. Şimdi EYT’liler Selçuk Başkan bunu konuştu diye kızabilirler. Böyle bir emeklilik sistemi yok. Yani bayan olduğunuz sürece babanız rahmetli oluyor siz bekarsanız ölene kadar babanızın maaşını alıyorsunuz. Böyle bir sistem dünyada yok. Popülizm adına, oy adına bunlardan uzaklaşılması gerekiyor. Bunu her partinin dile getirmesi gerekiyor. Emeklilikte yaşa takılanlar, geçmişte 38 yaşında, 40 yaşında emekli arkadaşlarımız, kardeşlerimiz var. Ama her ortamda örnek gösterdiğimiz eğitimle, yaşam kalitesiyle Avrupa’ya dönelim, Amerika’ya dönelim, Kanada’ya dönelim. Almanya’ya gidiyorsunuz 65 yaşında kadın markette kasiyerlik yapıyor. Aynı şekilde takside şoförlük yapıyor. Biz de 38 yaşında emekli oluyor, kız çocuğu varsa artık o ölecek mirasla da emeklilik geçiyor. Popülizm adına farklı şeylerin konuşulması değil, bunların konuşulması lazım. Bunları unutmayın, her bir yapılan zam bizden iş aleminden çıkıyor. Asgari ücret 2.825 TL netken, asgari ücretin üzerindeki vergi ve diğer yükümlülüklerin oranı %46 idi. Yine bu kürsüden defalarca konuştum. Asgari ücrete zam yapmak çözüm değil. Asgari ücrete zam yapmak sadece çalışanın cüzdanının cirosunu artırır. Asgari ücretin üzerindeki vergi ile diğer yükümlülüklerin azaltılması lazım. Hamdolsun 46 oranı 38’lere şimdi de 17’lere düştü. Ama adı üzerinde asgari ücret bunu sıfırlayın. Her iş veren çalışanının mutlu olmasını, verim almasını ister. Adam elektrik faturası, su faturası, çocuk bezi nasıl alacağını düşünürken işyerinde verimli olamaz. Ama maalesef bu düzenin değişmesi lazım. Popülizmden uzak gerçekçi politikalarla bu işlerin üzerlerine düşülmesi lazım. Enflasyon muhasebesinin mutlak hayata geçirilmesi lazım.”
Yorum Yazın