Bu ne biçim üslup!
İYİ Parti İzmir Milletvekili ve aynı zamanda partisinin genel başkanı Meral Akşener’in başdanışmanı olan Aytun Çıray, 1915 Çanakkale Köprüsü için verilen garanti araç geçiş sayısını ve devlet hazinesine olan maliyetini eleştirmiş. Olabilir, eleştirebilir, en doğal hakkıdır. Ancak bu eleştirisini dile getirirken öyle bir ifade kullanmış ki, değil bir siyasetçiye, hiç kimseye yakışmaz!
Kişisel sosyal medya hesabından şöyle bir paylaşımda bulunmuş Altun Çıray: "Yap işlet/becer(!) devret modeliyle yapılan köprünün ihalesini Limak-Daelim-SK-Yapı Merkezi ortaklığı kazanmıştı. Hazine, otomobil başına 15 euro+KDV'den günlük 45 bin geçiş garantisi vermişti. Geçişler en az 275 TL olacak. Ve devlet şirkete her gün en az 10,5 milyon ödeyecek."
Sayın Çıray’ın burada ‘becer’ kelimesiyle neyi kastettiğini anlamak çok zor olmasa gerek. Bir milletvekiline yakışıyor mu Allah aşkına! Gelen tepkiler üzerine de Türk Dil Kurumu’ndan alıntı yaparak, insanları adeta enayi yerine koyarcasına şöyle bir açıklama yapmış Çıray: "Dervişin fikri neyse zikri de oymuş" derler. Bel altı takıntıları var bu yandaşların. Adeta illüzyon görüyorlar. Bari sözlüğe bakar insan. Ayıp ayıp!”
“Ayıp, ayıp” yazmış ya Çıray, en çok da ona hayret ettim. Kimin yaptığı ayıp acaba? ‘Becermek’ kelimesinin yerine kullanacak onlarca farklı kelime varken, sırf dolaylı yoldan seviyesiz bir benzetmede bulunmak uğruna söz konusu ifadede diretmek, üstüne üstlük zeytinyağı gibi üste çıkmak ne siyasi etiğe ne de insan ahlakına sığmaz. Milletvekili kimliğini, edebi, ahlakı bir kenara bırakıp böyle çirkin bir benzetmede bulunan Çıray’a, yaptığının üstüne tüy dikmek değil, “maksadımı aştım” deyip özür dilemek yakışırdı. Ama nerede o nezaket!..
DOĞRUSU DA BUYDU…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün yaptığı açıklamayla, 26 Şubat’ta gerçekleştirmeyi planladıkları 1915 Çanakkale Köprüsünü’nün açılışını, vatandaşlardan gelen talep üzerine Çanakkale Deniz Zaferi’nin yıl dönümü olan 18 Mart’ta yapacaklarını duyurdu.
Köprünün temelinin 18 Mart’ta atıldığı, birçok teknik ve estetik özelliğinde 18 Mart’a atıfta bulunulduğu dikkate alındığında doğrusu da, olması gereken de buydu. Zira Çanakkale’nin tarihteki karşılığı 18 Mart; 18 Mart’ın gönüllerdeki yeri de Çanakkale’dir.
Hepinize sağlıklı günler dilerim...
Yorum Yazın