Davet sitemi etmeden önce merak edip görmeli

Ayvacık Belediye Başkanı Mesut Bayram, Milliyet gazetesinden Eren Aka’ya röportaj vermiş. Söyleşi esnasında sözü Ayvacık – Küçükkuyu arasında inşa edilen tünellere getirip, tünellerin Ayvacık’a büyük değer kattığından bahsetmiş. Bir de şöyle bir sitemi olmuş sayın başkanın: “Tünellerde birkaç tören yapıldı. Bu törenlere Ayvacık Belediye Başkanı olarak davet edilmedim. Ancak çevre ilçelerin belediye başkanları davet edildi. Tünellerin bir ucu Ayvacık, diğer ucu ise Küçükkuyu’da. Burada görev yapan bir belediye başkanı olarak bir davet bekledik ancak bir davet gelmedi." Sayın başkan bu siteminde elbette haklı. Davet edilmeliydi ve bu konu benim nezdimde tartışmaya kapalı.

Gelelim meselenin diğer boyutuna… Peki sayın başkan bu zamana kadar hiç tünel şantiyesine gidip, yetkililerden bilgi alıp, projeyi yerinde incelemiş miydi? Bu sorunun yanıtını öğrenmek için şantiye yetkilileriyle görüştüm. Aldığım cevap ‘hayır’ idi. Yani Ayvacık Belediye Başkanı Mesut Bayram, 2019 yılında koltuğa oturmasının ardından aradan geçen 3 yıllık süreçte şantiyeye hiç gitmemişti. Bu da tuhaf bir durum öyle değil mi? Şöyle bir düşünsenize… Ayvacık’ta yapımına 2017 yılında başlanan devasa tüneller inşa ediliyor, ilçenin belediye başkanı bir kez olsun merak edip görmeye gitmiyor. Sayın başkan davet konusundaki haklı siteminin yanında tünel şantiyesine hangi gerekçeyle gitmediğinden de bahsetseydi keşke. Esasında aynı duruma 1915 Çanakkale Köprüsü’nün yapım sürecinde de tanıklık etmiştik. 4 yıl süren çalışmalar boyunca ne CHP’li milletvekilleri ne CHP teşkilatları, köprü şantiyesine ayak basmamıştı. Halbuki CHP’li Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, beraberindeki meclis üyeleriyle birlikte köprü şantiyesini ziyaret etmiş, yetkililerden bilgi almış, üstelik incileri de dökülmemişti. Ayvacık – Küçükkuyu özelinde de durumun bundan ibaret olduğunu düşünüyorum. Halbuki köprü de, tüneller de AK Parti’nin değil, devletin, hepsinden öte milletin. Meseleye siyasi pencereden değil, biraz da bu perspektiften bakmak lazım.

BİGA’YA YAZIK OLUYOR

Biga Belediyesi’nde MHP grubu mensubu iki meclis üyesinin bağımsız üye olmasının ardından meclis aritmetiği Cumhur İttifakı aleyhinde değişmişti. Bu durum AK Parti’li olan Belediye Başkanı Bülent Erdoğan’ı elbette zora sokacaktı ancak bu kadarını da kimse beklemiyordu herhâlde. Deyim yerindeyse sayın başkanın meclise sunduğu her öneri reddediliyor.

Hatırlanacağı üzere; Biga Belediyesi'nin Temmuz ayı Meclis toplantısında altyapı ve üstyapı çalışmalarına ilişkin Belediye Başkanı Bülent Erdoğan'ın borçlanma yetkisi istemesine CHP, İyi Parti ve Bağımsız Meclis üyelerinin ret vermesi Biga kamuoyunda şaşkınlıkla karşılanmıştı.

Başkan Erdoğan kararın ardından tepkisini şu sözlerle dile getirmişti:

“Evet bu karar meclisimizin kararı, meclis üyelerimiz Biga'da hemşerilerimizin oylarıyla seçilen, belediyecilik hizmetlerini en iyi şekilde yürütülmesi için seçtiği kişiler. Meclisimizin kararına saygılıyız. Yasaların belediye başkanına vermiş olduğu birtakım yetkiler var. Kamu yararı içerdiği için bu gündem maddesine ve bunun gibi kamu yararını engelleyen gündem maddelerinden Belediye Başkanının 5 gün içerisinde bunu tekrar meclise sunma yetkisi var. Biz de bu yetkimizi kullanacağız yargı yoluna başvuracağız. 152 senedir Biga'ya hizmet eden Biga Belediyesi'nin her zaman B planı C planı mutlaka olmalı. Bizim de B ve C planlarımız var meclisimiz bize bu konuda yetki vermese de biz bu yapılacak olan işlere halkımızın hizmetine sunulacak acil olan işlere çalışmalarımızı yapacağız ve bununla alakalı da buradaki kararları yapılan oylamaları halkımızın vicdanına bırakıyoruz. Karar hayırlı olsun.”

Bugün öğrendik ki, dün gerçekleştirilen ikinci oturumda, bu gündem maddesi CHP, İyi Parti ve Bağımsız Meclis üyelerinin verdiği ret oylarıyla bir kez daha kabul edilmemiş. İşin özü şu, sayın başkan ilçeye hizmet kazandırmak, vatandaşını rahat ettirmek istiyor, ancak siyaseti hizmetin önüne koyan meclis üyelerince eli kolu bağlanıyor.

İşin vahametini göstermesi bakımından dünkü toplantıda yaşanan şu ilginç olayı da aktarmak isterim. Başkan Erdoğan, toplantının sonunda ağustos ayı Meclis toplantısının Nilüfer Gölü’nde yapılmasını teklif ediyor. Bağımsız Meclis Üyeleri ise ret oyu veriyor. Kimse kusura bakmasın da bu öneriye bile ret verenler, Başkan Erdoğan ağzıyla kuş tutsa ona da ‘hayır’ der. Neyse ki diğer meclis üyelerinin ‘evet’ oyuyla bu madde kabul edilip, şaka gibi bir olaydan dönülmüş. Ne diyeyim sayın başkan, Allah yardımcınız olsun…

Hepinize sağlıklı günler dilerim…