Metin Koç

Metin Koç

Mail: [email protected]

Rıdvan Uz ve kola kutusu

Rıdvan Uz ve kola kutusu

İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, geçtiğimiz gün katıldığı bir televizyon programında, Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adaylık sürecine ilişkin, "Kemal Bey'in adaylığını engelleyememek demek onu desteklememek anlamına gelmez bizim için. Hani dediler ya kola kutusu da koysak kazanıyoruz. Bize kola kutusu da konsa o işten sonra biz onu destekleyecektik. Bunun anlamı iktidarın değişme arzusuydu” ifadelerini kullandı.

Belli ki Rıdvan Uz bu sözlerle, şu sıralarda CHP’de Sosyal Medyadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak görev yapan Eren Erdem’in seçim sürecindeki sözlerine atıfta bulunuyordu.

Peki o dönem ne demişti Eren Erdem hatırlayalım:

"Ben bir araştırma yaptırdım. Erdoğan'ın karşısına kutu kola aday olursa hangisine oy verirsiniz? Kutu kola % 48.7 çıktı. Yaptırdım efendim, para verdim yaptırdım."

Eren Erdem’in yapmaya çalıştığı şeyi tahmin etmek aslında çok basitti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu seçimi yüzde 60’larla kazanacağı şeklinde gazlayan kerameti kendinden menkul anket şirketleri gibi kendisi de, üstelik belki de kazanamayacağını bildiği halde, Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adayı olması için algı yapıyordu. Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, kutu kolayla aynı oy oranını aldı.

Gelelim şimdiye…

Öncelikle Rıdvan Uz’un bir konuda hakkını teslim edelim. Zira kendisi, başından beri Kemal Kılıçdaroğlu’nun kazanamayacağını savunan isimlerden biriydi. Tıpkı partisinin genel başkanı Meral Akşener gibi. Rıdvan Uz ayrıca, Akşener Altılı Masa’dan kalktığında, ittifaka yeniden dahil olunmaması gerektiğini belirtmiş ve bu düşüncesini sosyal medya hesabından kamuoyuna deklare etmişti. Ancak muhalif medya mecralarında ve sosyal medyada adeta vatan haini ilan edilirmişçesine başlatılan büyük linç kampanyası sonrası Meral Akşener istemeyerek de olsa masaya dönmek, Rıdvan Uz da Kemal Kılıçdaroğlu’na oy istemek zorunda kalmıştı.

Dolayısıyla gelinen noktada, ne Meral Akşener’in ne de İYİ Parti’nin, seçimin kaybedilmesinde hiçbir kusuru yoktur. Çünkü hem medya hem de toplum baskısıyla ittifak içinde kalmaya zorlandılar. Düşüncelerinde haklı oldukları da seçim hezimetiyle birlikte ortaya çıktı.

Ama yine de Rıdvan Uz’un sözlerinde beni rahatsız eden şeyler yok değil. Birincisi, sırf iktidarın değişme arzusuyla kola kutusuna destek vereceğini açıklamak liyakati yok saymaktır. Üstelik liyakat, bu dönemde en çok ihtiyaç duyduğumuz şeydir. Liyakati göz ardı etmek, sürekli liyakatten dem vuran muhalefetin, kendisiyle çelişmesi anlamına gelir. İkincisi, “Yeter ki iktidar değişsin de kim gelirse gelsin” şeklindeki bir yaklaşım, seçmen iradesine saygısızlıkla eşdeğerdir.

Öyle tahmin ediyorum ki, seçim sürecinde maruz kaldıkları dayatmalar nedeniyle Rıdvan Uz’un içinde oluşan öfke (hatta haklı öfke de denilebilir) hala geçmemiş. Yine de sayın Uz’un dikkatli olmasında yarar var. Zira bu tip açıklamalar, sağa-sola çekilebileceği gibi, kişiyi haklıyken haksız duruma da düşürebilir.

Hepinize sağlıklı günler dilerim…

Yorum Yazın